ABSTRACT
Objective: This study aims to identify the effects of resveratrol administration on ovarian histology and biochemistry in an animal model of metabolic syndrome so that it can be clarified whether this agent with anti-inflammatory, anti-proliferative and anti-oxidant properties can be used to overcome the adverse effects of metabolic syndrome on ovaries. Material and Methods: Twenty six female Wistar albino rats were randomly divided into four groups. Group 1 (n=7) served as the control group. Group II (n=7) was fed with pellet chow enriched with resveratrol while group III (n=5) received 10% fructose as the drinking water of rats for six months. Group IV (n=7) was treated with pellet chow enriched with resveratrol and tap water fortified with fructose simultaneously for six months. Results: Group II rats had significantly lower body weight, omentum weight and standardized ovarian weight (p=0.004, p=0.002, and p=0.001, respectively). Group II rats had significantly lower levels of serum glucose, triglycerides and estradiol (p=0.003, p=0.004 and p=0.003, respectively). Although the number of ovarian follicles tended to be higher in group III rats, this difference was statistically insignificant (p=0.339). Mean follicle diameter was significantly wider while granulosa and theca cell layers were significantly thinner in group II rats (p=0.045, p=0.038 and p=0.044, respectively). Conclusion: Resveratrol supplementation improves the anatomical, biochemical, morphological and histomorphometric characteristics of rat ovaries which are affected by metabolic syndrome. Since metabolic syndrome is closely associated with PCOS, resveratrol can be used to reduce insulin resistance and induce weight loss in women with PCOS.

ÖZET
Amaç: Sunulan çalışma, bir hayvan modelinde oluşturulan metabolik sendromda uygulanan resveratrolün over histolojisini ve biyokimyasını nasıl etkilediğini tespit etmeyi ve anti-inflamatuar, anti-proliferatif ve anti-oksidan özellikleri olan bu ajanın, metabolik sendromun overler üzerindeki olumsuz etkilerini gidermek amacıyla kullanılıp kullanılamayacağını belirlemeyi amaçlamaktadır. Gereç ve Yöntemler: Yirmi altı dişi Wistar albino rat, dört gruba ayrılmıştır. Grup 1 (n=7), kontrol grubu olarak kabul edilmiştir. Grup II (n=7), altı ay boyunca resveratrol ile zenginleştirilmiş pellet yemle beslenirken grup III (n=5), aynı süre zarfında içme suyuna karıştırılan %10 fruktoz çözeltisi almıştır. Grup IV (n=7) ise, altı ay boyunca, hem resveratrol ile zenginleştirilmiş pellet yem hem içme suyuna karıştırılmış %10 fruktoz çözeltisi ile beslenmiştir. Bulgular: Grup II ratların ortalama vücut, omentum ve standardize over ağırlıkları anlamlı olarak düşüktür (sırasıyla p=0,004, p=0,002 ve p=0,001). Grup II ratların serum glukoz, trigliserit ve östradiol seviyeleri anlamlı olarak düşüktür (sırasıyla p=0,003, p=0,004 ve p=0,003). Grup III ratlarda over folikülü sayısı daha yüksek seyretmeye eğilimli olsa da bu farklılık istatistiksel olarak anlamlı bulunamamıştır (p=0,339). Grup II ratlarda, ortalama over folikül çapı anlamlı olarak daha geniştir ve granulosa ile teka hücre tabakaları anlamlı olarak daha incedir (sırasıyla p=0,045, p=0,038 ve p=0,044). Sonuç: Resveratrol desteği, metabolik sendromun etkilediği rat overlerinin anatomik, biyokimyasal, morfolojik ve histomorfometrik özelliklerini olumlu yönde etkilemektedir. Metabolik sendrom, polikistik over sendromu (PKOS) ile yakından ilişkili olduğu için PKOS tanısı konulan kadınlarda insulin direncini azaltmak ve kilo kaybını hızlandırmak amacıyla resveratrol kullanılabilir.