E-ISSN: 2619-9467

Contents    Cover    Publication Date: 03 Apr 2015
Year 2015 - Volume 25 - Issue 1

Open Access

Peer Reviewed

ORIGINAL RESEARCH
2244 Viewed1193 Downloaded

Comparison of Clomiphene Citrate and Low Dose Recombinant FSH for Induction of Ovulation in Infertile Women with Polycystic Ovary Syndrome
Polikistik Over Sendromlu İnfertil Kadınlarda Ovulasyon İndüksiyonunda Klomifen Sitrat ile Düşük Doz Rekombinant FSH'nin Karşılaştırılması

Full Text PDF  
Turkiye Klinikleri J Gynecol Obst. 2015;25(1):19-26
DOI: 10.5336/gynobstet.2014-41444
Article Language: EN
Copyright Ⓒ 2024 by Türkiye Klinikleri. This is an open access article under the CC BY-NC-ND license (http://creativecommons.org/licenses/by-nc-nd/4.0/)
ABSTRACT
Objective: In our study, we aim to compare the treatment success and complication rates of clomiphene citrate (CC) and gonadotopins (r-FSH) using low dose step-up protocol, which are both frequently used as induction of ovulation protocols in patients with polycystic ovary syndrome (PCOS). Material and Methods: 138 patients with PCOS who presented at our infertility outpatient clinic and underwent ovulation induction were included in the study. Diagnosis of PCOS was reached using Rotterdam Criteria after exclusion of other etiological factors. Induction of ovulation was performed on 86 patients with CC and 52 patients with recombinant FSH (r-FSH) using low dose step-up protocol. Clomiphene citrate (n=86) was administered between the 5th and 9th days of the menstrual cycle with an initial dose of 50 mg/day. Ovulation induction with r-FSH (n=52) was done using low dose step-up protocol with an initial dose of 75 IU/day. Results: Number of follicles was significantly higher in patients in the r-FSH group (p=0.01). The incidence of ovarian hyperstimulation syndrome (OHSS) did not differ significantly among the groups (p=0.487). Also there was no significant difference in pregnancy ratios between two groups (p=0.064). Pregnancy ratios in the r-FSH and CC groups were found to be 12.5% and 5.9%, respectively. Of the pregnant subjects in the CC groups (n=8), one had a miscarriage at 10th gestational week; one live birth and 1 stillbirth was observed while pregnancies of the remaining 5 (62.5%) were maintained. Within the r-FSH group, where 16 subjects got pregnant, 6 live births (37.5%) and 1 stillbirth (6.3%) observed, and 2 subjects (12.5%) had first trimester abortus. 7 subjects of this group (43.8%) had their pregnancies maintained, while two of these were multiple pregnancies (one couplet and one triplet). Conclusion: Clomiphene citrate should be the first line treatment in the ovulation induction of patients with PCOS due to its low costs, easier patient monitorization (oral use), and lower risk of multiple pregnancies and OHSS. On the other hand, we think that administration of r-FSH in PCOS patients using low dose step-up protocol is a safe approach. Therefore, it should be the treatment of choice in patients who do not respond to CC of maximum dosage or for 6 or more cycles.
ÖZET
Amaç: Çalışmamızın amacı, polikistik over sendromlu (PCOS) hastalarda ovulasyon indüksiyon protokolü olarak sıklıkla kullanılan klomifen sitrat (CC) ve düşük doz step up protokolü ile uygulanan gonadotropinlerin (r-FSH) tedavi başarısı ile komplikasyon oranları açısından karşılaştırmaktır. Gereç ve Yöntemler: İnfertilite polikliniğimize başvuran ve ovulasyon indüksiyonu yapılan 138 PCOS olgusu çalışmaya dâhil edildi. PCOS tanısı diğer etyolojik faktörleri dışladıktan sonra Rotterdam Kriterleri ile değerlendirilerek konuldu. 86 hastaya CC, 52 hastaya rekombinant FSH (r-FSH) ile düşük doz step-up protokolü uygulanarak ovulasyon indüksiyonu yapıldı. Klomifen sitrat (n=86) menstrüel siklusun 5-9. günleri arasında günlük 50 mg başlangıç dozunda uygulandı. r-FSH (n=52) ile ovulasyon indüksüyonu düşük doz step-up protokolü ile (75 IU/gün başlangıç dozu) stimülasyon yapıldı. Bulgular: r-FSH ile indüksiyon uygulanan hastalarda folikül sayısı anlamlı olarak daha fazlaydı (p=0,01). Ovaryen hiperstimülasyon sendromu (OHSS) insidansı gruplar arasında anlamlı fark göstermedi (p=0,487). Gruplar arasında gebelik oranları istatistiksel olarak anlamlı bir fark göstermedi (p=0,064). Gebelik oranları r-FSH ve CC gruplarında sırasıyla %12,5 ve %5,9 olarak bulundu. CC grubundaki (n=8) gebe kalan hastalardan beşinin (%62,5) gebeliği devam ederken, bir hasta 10. gebelik haftasında düşük yaptı. Bir olgu canlı doğum bir olgu da ölü doğum yaptı. r-FSH grubunda ise gebe kalan 16 olgudan 6 (%37,5)'sı canlı doğum, 1 (%6,3)'i ölü doğum yapmış olup 2 hastada (%12,5) birinci trimesterde abortus meydana gelmiştir. Bu grupta 7 (%43,8) hastanın gebeliğinin devam ettiği görüldü. Gebeliği devam eden olguların ikisinde çoğul gebelik saptandı (biri ikiz, biri üçüz). Sonuç: Düşük maliyet, kolay hasta takibi (oral kullanım), düşük çoğul gebelik ve ovaryen hiperstimülasyon sendromu riskleri nedeniyle polikistik over sendromlu hastaların ovulasyon indüksiyonunda klomifen sitrat öncelikli tedavi olarak uygulanmalıdır. Öte yandan PCOS'li hastalarda r-FSH'nin düşük doz step-up protokolü ile uygulanmasının güvenli olduğunu düşünmekteyiz. Bu sebeple maksimum doz ve 6 ya da daha fazla siklus boyunca CC'ye cevap vermeyen olgularda seçilecek ilk tedavi modalitesi olması gerektiği kanaatindeyiz.