ÖZET
Amaç: Vulvoskopinin etkinliğini araştırmak amacıyla serviksin skuamöz intraepitelyal neoplazileri (SIL), vaginal intraepitelyal neoplazi (VAIN), vulvar intraepitelyal neoplazi (VIN), HPV (human papilloma virus) enfeksiyonu ve vulvar non neoplastik epitelial bozuklukların vulvoskopik görünümleri değerlendirildi. Çalışmanın Yapıldığı Yer: GATA Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı, Jinekolojik Onkoloji Ünitesi. Materyel ve Metod: Çeşitli genital yakınmalar ve genital sistem kontrolü amacıyla başvuran 114 olgu prospektif çalışma kapsamına alındı. Olgular vulvovajinal yakınması olan (n=56, %49,1) grup (Grup I) ve vulvovajinal yakınması olmayan (n=58, %50.9) grup (Grup II) olmak üzere iki gruba ayrıldı. Her iki gruba PAP smear, vulvoskopi, vulvoskopi eşliğinde biopsi uygulandı. Vulvoskopinin etkinliğinin belirlenmesi amacıyla sensitivite, spesifite, pozitif prediktif değer, negatif prediktif değeri hesaplandı. Bulgular: Grup I olguların %89.2sinde vulvoskopi pozitif iken, %10.7sinde vulvoskopi negatif idi. Grup II olguların %65.5inde vulvoskopi pozitif olarak saptandı. Her iki gruptaki vulvoskopik patolojilerin %72.2sinde distrofik vulvar değişiklikler saptanırken, %7.8inde preinvazif vulvovajinal lezyon saptandı. Grup I olguların %8,9u (5 olgu) preinvazif vulvovajinal lezyon iken, Grup II olguların %3,4ünde (2 olgu) preinvazif vulvovajinal lezyon saptandı. Vulvovajinal yakınması olan ve vulvoskopisi pozitif olan grupta vulvoskopinin spesifitesi %97.9, sensitivitesi %80, pozitif prediktif değer %80, negatif prediktif değer %97.8 olarak bulundu. Vulvovajinal yakınması olmayan ancak vulvoskopisi pozitif olan grupta sensitivite %80, spesifite %43.4, pozitif prediktif değer %53.8, negatif prediktif değer %73.7 olarak bulundu. Sonuç: Vulvovajinal yakınması olan grup (Grup I) hastalarda vulvoskopinin sensitivite ve spesifitesi rölatif olarak yüksek bulundu.

ABSTRACT
Objective: In order to determine the efficacy of vulvoscopy, vulvoscopic appereance of cervical squamous intra epithelial neoplasia (SIL), vulvar intraepithelial neoplasia (VIN), human papilloma virus (HPV) infection and vulvar distrophy are evaluated. Institution: Department of Gynecologic Oncology of a University Hospital. Materials and Methods: This prospective study included 114 cases with various lower genital tract complaints and for control examination of genital tract. Cases are divided into two groups; Group 1: cases with vulvovaginal complaints (n=56, %49.1), and Group 2 cases: without vulvovaginal complaints (n=58, %50.9) PAP smear, vulvoscopy, vulvoscopic guided-biopsy are performed in both groups. Sensitivity, spesificity, positive predictive value and negative predictive value are calculated in both groups to determine the efficacy of vulvoscopy. Results: Vulvoscopy was positive in 89.2% of Group 1 patients, and was negative in 10.7% of the cases. Vulvoscopy was positive in 65.5% of Group 2 patients. Vulvar distrophic changes were established in 72.2% cases of both groups in total. Preinvasive vulvovaginal lesions were established in 7.8% of the cases. Five (8.9%) patients in Group 1 patient that have preinvasive vulvovaginal lesion, while it was two (3.4%) in group 2. Spesificity, sensitivity, positive predictive value and negative predictive value in cases with vulvovaginal complainments and positive vulvoscopy were 97.9%, 80%, 80% and 97.8%, respectively. The same variables in cases without vulvovaginal complainments and yet positive vulvoscopy were 80%, 43.4%, 53.8% and 73.7%, respectively. Conclusion: Sensitivity and spesificity were relatively higher in cases with vulvovaginal complainments.