6435 Viewed2030 Downloaded
Evaluation Of Patients With Atypical Squamous (ASCUS) And Glandular (A-GUS) Cells Of Undetermined Significance On Cervical Cytology
Servikovaginal Sitoloji İle Önemi Belirlenemeyen Atipik Skuamöz Hücreler (ASCUS) ve Önemi Belirlenemeyen Atipik Glandüler Hücreler (A-GUS) Tanısı Alan Olguların Değerlendirilmesi
Fatma AYDIN*, Z. Selçuk TUNCER**, Gamze MOCAN KUZEY***, Mustafa BAŞARAN*
* Araş.Gör., Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum AD**, Doç., Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum AD***, Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Patoloji AD, Sitoloji Ünitesi, ANKARA
Turkiye Klinikleri J Gynecol Obst. 2002;12(2):148-54
Article Language: TR
Copyright Ⓒ 2024 by Türkiye Klinikleri. This is an open access article under the CC BY-NC-ND license (
http://creativecommons.org/licenses/by-nc-nd/4.0/)
ÖZET
Amaç: Servikovajinal smear sonucu ASCUS veya AGUS olarak rapor edilen olguların klinik önemini araştırmakÇalışmanın Yapıldığı Yer: Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı ve Patoloji Anabilim Dalı Sitoloji ÜnitesiMateryel ve Metod: 1 Kasım 1999 ile 28 Şubat 2001 tarihleri arasında incelenen 19340 servikovaginal Pap smear içerisinde ASCUS ve AGUS olarak rapor edilen olgular jinekolojik patolojiler yönünden muayene, kolposkopi ve biopsi ile değerlendirildi. Bulgular: 22 olguda ASCUS, 14 olguda AGUS tespit edildi. ASCUS oranı %0.114 ve AGUS oranı %0.072 olarak hesaplanırken, her iki patoloji birarada değerlendirildiğinde ise sıklık %0.186 olarak bulundu. Hastaların ortalama yaşı 44.72, ortalama gravida sayısı 3.11 ve ortalama parite sayısı 2.08 olarak belirlendi. Servikovaginal sitolojide ASCUS tanısı alan olguların histopatoloji değerlendirmeleri yapıldığında %13.6sının düşük gradeli skuamöz intraepitelyal lezyon (LSIL), %9.1inin yüksek gradeli skuamöz intraepitelyal lezyon (HSIL) ve %13.6sının invaziv kanser olarak rapor edildiği; AGUS olgularında ise bu oranların sırasıyla %7.1, %14.3 ve % 14.3 olduğu görüldü. Bu durumda, ASCUS grubunda histopatolojik olarak belirlenmiş neoplazi oranı %36.3 iken AGUS grubunda %35.7dir. Hastaların klinik ve sosyodemografik özellikleri araştırıldığında, ASCUS hastalarının en sık başvuru şikayetinin vajinal akıntı, AGUS hastalarının ise vajinal kanama olduğu saptandı. Premenapozal durumun yanısıra genç yaşta olmak, sigara içmek ve vajinal kanama ile başvurmak histopatolojik incelemede servikal intraepitelyal neoplazi (CIN) veya invaziv kanser tespiti için yüksek risk oluşturmaktadır. Sonuç: Çalışmamızda yaklaşık her üç olgudan birinde histolojik olarak intraepitelyal lezyon veya invaziv kanser tespit edilmesi nedeniyle servikovaginal sitolojide ASCUS veya A-GUS olarak rapor edilen hastaların kolposkopi ve biyopsi ile yakın klinik değerlendirmelerinin yapılması gerektiğini düşünmekteyiz.
ABSTRACT
Objective: To determine the clinical significance of ASCUS and ASCUS on cervicovaginal cytologyInstitution: Hacettepe University Faculty of Medicine, Department of Obstetrics and GynecologyMaterials and Methods: From November 1, 1999 to February 28, 2001 we have examined 19340 Pap smears of which 22 cases were identified as ASCUS and 14 as AGUS. Results: While the detection rates of ASCUS and AGUS were 0.114% and 0.072%, respectively, the cumulative incidence of those groups was calculated to be 0.186%. The mean age of the patients was 44.72 with a mean gravity of 3.11 and mean parity of 2.08. The materials for histologic diagnosis were obtained from these patients by colposcopy directed biopsy, cuff biopsy, endometrial biopsy, ECC and LEEP procedure. Of cases with a cytologic diagnosis of ASCUS 13.6% had LSIL, 9.1% had HSIL and 13.6% had invasive cancer found on histopathologic study. For AGUS cases the rates of LSIL, HSIL and invasive cancer were 7.1%, 14.3% and 14.3%, respectively. The incidence of neoplasia for ASCUS patients was 36.3%, that of AGUS patients was 35.7%. When the demographic and clinical features of the patients were investigated, we saw that the most common complaint was vaginal discharge for ASCUS patients and vaginal bleeding for AGUS patients. We also found that premenapausal status, young age (equal or less than 29 years of age for ASCUS group, between 30-39 years of age for AGUS group), smoking and vaginal bleeding as a complaint were significant risk factors predictive of CIN or invasive cancer. Conclusion: In our study we diagnosed intraepithelial lesion and invasive cancer approximately in one third of the cases. In the light of the findings of the present study, we recommend that patients with ASCUS or AGUS on cervicovaginal cytology should undergo immediate diagnostic studies including colposcopy-directed biopsy and close clinical follow-up.