E-ISSN: 2619-9467

Cover    
Year 1997 - Volume 7 - Issue 2

Open Access

Peer Reviewed

ARTICLES
3124 Viewed1217 Downloaded

Gebelikte Asemptomatik Bakteriüri: Tedavi ve Kontrol Gruplarında Gebelik Sonuçlarının KarşılaştırıIması
Gebelikte Asemptomatik Bakteriüri: Tedavi ve Kontrol Gruplarında Gebelik Sonuçlarının KarşılaştırıIması

Full Text PDF  
Turkiye Klinikleri J Gynecol Obst. 1997;7(2):59-64

Article Language: TR
Copyright Ⓒ 2024 by Türkiye Klinikleri. This is an open access article under the CC BY-NC-ND license (http://creativecommons.org/licenses/by-nc-nd/4.0/)
ÖZET
Amaç: Antibiograma uygun antibiyotik tedavisi verilen asemptomatik bakteriürisi (ASB) olan gebelerle, kontrollere gelmeyerek takip dışı kalan ve bu yüzden tedavi edilemeyen bakteriürik gebelerdeki gebelik sonuçlarının karşılaştırmak. Çalışmanın Yapıldığı Yer: SSK Ankara Doğumevi ve Kadın Hastalıkları Hastanesi. Materyal ve Metod: Bu çalışmaya hastanemiz gebe polikliniğine başvuran 70 ASB olgusu dahil edildi. Tedavi grubundaki olgulara (n:35) antibiyograma uygun olarak seçilen ajan 10 gün süreyle verildi. Hastalar relaps ve reenfeksiyon gelişimi ile fetal büyümenin izlenmesi açısından aylık kontrollere çağrıldı. Olgular bu protokol kapsamında doğuma dek preterm eylem, intrauterin gelişme geriliği (IUGR), akut pyelonefrit, oligohidroamnios ve preeklampsi gelişimi yönünden takip edildi. Tedavi verilmesi planlanan ancak kontrollere gelmeyerek takip dışı kalan 35 ASB'li gebe kontrol grubunu oluşturdu. Bu hastalara ait bilgiler hastanemiz doğum salonu kayıtlarından retrospektif olarak elde edildi. Sonuçlar: İki grup yaş, parite, geçirilmiş üriner sistem enfeksiyonu öyküsü, geçirilmiş renal hastalık öyküsü ve başvuru anındaki gestasyonel yaş ile hemoglobin düzeyleri yönünden benzer olarak bulundu. Kontrol ve tedavi grubundaki hastalar karşılaştırıldığında; akut piyelonefrit gelişimi (p:0.055), preterm eylem gelişimi (p:0.43), preterm doğum varlığı (p:23), IUGR gelişim (p:1.0), oligohidroamnios gelişimi (p:0.49), doğum şekli (vajinal yola karşı abdominal yol) (p:0.54) yönünden istatistiki olarak anlamlı bir fark bulunamadı. Ortalama doğum ağırlığı tedavi grubunda istatistiksel olarak anlamlı şekilde daha yüksek (p:0.018) ve DDA görülme sıklığı tedavi grubunda anlamlı derecede düşük bulundu (p:0.0031). Renal hastalık öyküsü olan ASB'li gebelerin diğer ASB'li gebelere göre DDA gelişmesi bakımından 5.05 kat daha fazla risk altında oldukları belirlendi. Her iki grupta neonatal mortalite oranı %0 olarak bulundu. Kontrol grubunda yer alan olgulardan doğan bebeklerin neonatal dönemde yoğun bakım gereksinim oranının daha yüksek olduğu saptandı (p:0.046). Yorum: ASB'li gebelere antibiyograma göre uygun ajan seçilerek antibiotik tedavisi verilmeli ve tanıdan sonra bu gebelerle maternal ve fetal iyilik halinin monitorize edilebilmesi için sık aralıklarla kontrole çağrılmalıdır.
ABSTRACT
Objective: To compare the pregnanacy outcomes of asymptomatic bacteriuric pregnant women that were out of follow up and not treated and the bacteriuric patients who were treated with appropriate antibiotics. Instutition: SSK Ankara Maternity and Women Health Hospital Materials and Methods: 70 patients who were diagnosed to have asymptomatic bacteriuria (ASB) were included in this study. One group (n:35) was treated with appropriate antibiotics according to antibiogram for 10 days. Patients were invited to the hospital for follow up once a month and reinfection, relapse and fetal growth were monitorized. The patients were followed up until term in this protocol and development of preterm labor, oligohidroamnios, acute pyelonephritis, preeclampsia and intrauterine growth restriction (IUGR) were investigated. The other group (n: 35) consisted of bacteriuric pregnant women who were planned to be treated with single dose therapy and that did not attend to the monthly control visits and were out of follow up. Control group was formed by these patients. Information about the control group was taken from the archieves of our hospital and evaluated retrospectively. Results: The treatment and control groups were found to be similar by means of age, parity, history of urinary tract infection, history of renal diseases, gestational age at admission ad haemoglobin levels. When treatment and control groups were compared, there was no statistical difference between the two group by means of development of acute pylenephritis (p:0.055), preterm labor (p: 0.43), preterm delivery (p: 0.23), IUGR (p:0.1), oligohidroamnios (p: 1.0), preeclampsia (p:0.49). When two groups were compared by means of delivery mode (vaginal versus abdominal) there was no statistically significant difference (p: 0.54). The mean birth weight was found to be significantly greater (p:0.018) and the rate of low birth weight was found to be significantly lower (p:0.0031) in the treatment group. The development of low birth weight was found to be 5.05 times higher in bacteriuric pregnant women. The neonatal mortality rate was found to be 0% in both groups but infants born to the women included in the control group had significantly more need to be followed up in the neonatal intensive care unit (p: 0.46) after birth. Conclusion: Pregnant women with ASB should be treated with appropriate antibiotics and should be monitorized closely for fetal and maternal well-being.