ÖZET
Amaç: Sistemik Lupus Eritematozus (SLE) kadınları daha çok üreme çağlarında etkileyen immun sistem orijinli bir hastalıktır. Patogenezinde humoral ve genetik faktörler rol oynar. Bu çalışmanın amacı sistemik lupus eritematosuslu hastalarda immunsupresif tedavi kullanımının anormal servikal sitoloji gelişimine olan etkisini araştırmaktır. Gereç ve Yöntemler: İzmir Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Romatoloji Kliniği'nde 2001 ve 2006 yılları arasında izlenen hastalar çalışmaya alındı. En az 4 yıl immunsupresif tedavi olarak intravenöz siklofosfamid alan sistemik lupus eritematosuslu 44 hasta çalışma grubunu, siklofosfamid tedavisi almamış randomize 45 hasta kontrol grubunu oluşturdu. Tüm hastalara servikal pap smear uygulandı ve sitolojik servikal patoloji saptanan hastalara kolpomikroskopi eşliğinde servikal biopsi yapıldı. Sitolojik değerlendirmede Bethesda-3 kullanıldı. Gruplar arasında sitoloji ve biopsi sonuçları istatistiksel olarak Ki-kare ve Mann Whitney U testi ile değerlendirildi. 0.05'ten küçük p değerleri istatistiksel olarak anlamlı olarak kabul edildi. Bulgular: İki grup karşılaştırıldığında, intravenöz siklofosfamid kullanan grupta LGSIL ve CIN 1 gelişmesinde istatistiksel olarak anlamlı bir artış izlenmektedir (p< 0.05; p< 0.05) fakat bu grupta HGSIL gelişmesinde istatistiksel olarak anlamlı bir artış izlenmemiştir (p> 0.05). Sonuç: İntravenöz siklofosfamid kullanan grupta anormal sitolojik sonuçlarda ve biopside servikal intraepitelyal neoplazi gelişiminde artmış risk söz konusudur. Bu nedenle immunsupresif kullanan SLE'li kadınlarda yıllık pap smear taraması servikal anomalilerin erken tanısında yararlıdır.

ABSTRACT
Objective: Systemic Lupus Erytematosus (SLE) is a disorder that is supposed to affect particularly the women who are in the reproductive period and to have immunological, genetic origin. Our purpose is to investigate signification of abnormal cervical cytology with SLE patients who are taken immunosuppressive treatment. Material and Methods: The patients with Systemic Lupus Erythematosus (SLE) followed by Rheumatology Clinic of Ataturk Education and Research Hospital between the years 2001 and 2006 who were treated with intravenous cyclophosphamide were included as a study group (44 patients). Also a randomized control group (45 patients) included into the study among the SLE patients have not taken immunosupressives. Pap smears were examined and then if necessary, cervical biopsies were taken by colpomicroscopy in both groups. Pap smears results were categorized according to the Bethesda- 3 system. Biopsy and cytological results between study and control groups were evaluated by using Chi-square and Mann-Whitney U test. P values under 0.05 were accepted statistically significant. Results: When the study group and contol group were compared, the patients who were treated with i.v. cyclophosphamide were found likely to develop LGSIL ve CIN 1 statistically significantly (p< 0.05; p< 0.05), but they were not, significantly progress into HGSIL (p>0.05). Conclusion: Pap smear screening must be recommended for the early diagnosis of cervical abnormalities with SLE patients who are taking intravenous cyclophosphamide treatment, beacuse they have likely increased risk.