2572 Viewed1134 Downloaded
Malignancy Incidence In Gyneacologicaloperations For Presumed Benign Conditions
Benign Ön Tanılı Jinekolojik Operasyonlarda Malignite Saptanma İnsidansı
Berna ÖZBEY DİLBAZa, Müberra KOÇAKb, Özlem PATAc, Necla ÇETİNd, Ali HABERALe
aUz. Dr., SSK Ankara Doğumevi ve Kadın Hastalıkları Eğitim Hastanesi Klinik Şef Yardımcısı,
bUz. Dr., SSK Ankara Doğumevi ve Kadın Hastalıkları Eğitim Hastanesi Başasistanı,
cDr., SSK Ankara Doğumevi ve Kadın Hastalıkları Eğitim Hastanesi Asistanı,
dProf. Dr., SSK Ankara Doğumevi ve Kadın Hastalıkları Eğitim Hastanesi Klinik Şefi,
eUz. Dr., SSK Ankara Doğumevi ve Kadın Hastalıkları Eğitim Hastanesi Klinik Şefi, ANKARA
Turkiye Klinikleri J Gynecol Obst. 1998;8(1):35-41
Article Language: TR
Copyright Ⓒ 2024 by Türkiye Klinikleri. This is an open access article under the CC BY-NC-ND license (
http://creativecommons.org/licenses/by-nc-nd/4.0/)
ÖZET
Amaç: Bu çalışmada benign nedenlerle opere edilen olgularda malignite insidansını saptamak ve optimal tanı yöntemlerini gözden geçirmek amaçlandı. Çalışmanın Yapıldığı Yer: SSK Ankara Doğumevi ve Kadın Hastalıkları Eğitim Hastanesi. Materyel ve Metod: Hastanemiz Jinekoloji kliniğinde, 1 Ocak 1993- 31 Aralık 1994 yılları arasında benign ön tanılarla opere edilen 1531 olgu retrospektif olarak incelendi. Olguların semptomları, klinik, laboratuar ve patoloji raporlarına dayalı ön tanıları ile postoperatif histopatolojik kesin tanıları karşılaştırıldı. Bulgular: Hasta grubumuzda intra ve/veya postoperatif malign histopatoloji insidansı %1.8 (27 olgu) olarak saptandı. 27 olgunun altısı leiomyosarkom, dördü endometrium kanseri, 15i over karsinomu, biri gastrointestinal sistem kanseri, biri tuba karsinomu olup olguların tümü erken evre ve düşük grade idi. Sonuç: Mevcut tanı yöntemlerinin avantajlarına rağmen bazı malignitelerde preoperatif tanı mümkün olamamaktadır. Preoperatif ön tanılarla postoperatif histopatolojik tanıların karşılaştırılması preoperatif optimal tanı yöntemlerinin saptanması ve kliniklerin endikasyonlarını doğrulamaları açısından büyük önem taşımaktadır.
ABSTRACT
Objective: This retrospective study was undertaken to assess our malignancy incidence and the ability of preoperative diagnostic methods to predict the likelihood of malignancy in gynecological operations. Institution: SSK Ankara Maternity and Womens Teaching Hospital. Materials and Methods: Between January 1, 1993 and December 31, 1994, 1531 women with presumed benign gyneacological pathology were operated in our hospital. Patient chorts were reviewed for presenting symptoms and physical findings, radiological evaluation and laboratory findings before operations. Pathology and cytology reports were compared with the final postoperative histopathological diagnosis. Results: The incidence of intra and/or postoperative malignant pathologies was 1.8% (27 cases) in our patient group. Six of 27 were leiomyosarcomas, four cases were endometrial carcinoma, 15 cases were ovarian carcinoma, one patient had gastrointestinal system carcinoma and one case was diagnosed as tubal carcinoma. All malignant cases were to be in early stage and low grade. Conclusion: Despite advances in preoperative diagnostic methods, it is not always possible to predict some malignancies. Each gyneacological clinic sould assess its accuracy of preoperative indications by comparing preoperative diagnosis with postoperative histopathological diagnosis.