E-ISSN: 2619-9467

Cover    
Year 2011 - Volume 21 - Issue 4

Open Access

Peer Reviewed

REVIEW
2558 Viewed946 Downloaded

Fetal Risks of Radiological Examinations: Important Notes for Obstetric Practice: Review
Radyolojik İncelemelerin Fetusa Getirdiği Riskler: Obstetrik Pratik İçin Önemli Noktalar

Full Text PDF  
Turkiye Klinikleri J Gynecol Obst. 2011;21(4):283-9

Article Language: TR
Copyright Ⓒ 2024 by Türkiye Klinikleri. This is an open access article under the CC BY-NC-ND license (http://creativecommons.org/licenses/by-nc-nd/4.0/)
ÖZET
Kişinin gebe olduğunu bilmeden ya da gebe olduğu bilinmesine rağmen zorunluluktan ötürü radyolojik tetkik yapılması ile iyonizan radyasyona maruz kalması sonucunda, fetusta oluşabilecek biyolojik hasar ihtimali gebelerde anksiyeteye yol açmakta ve hekimlere medikolegal sorumluluk yüklemektedir. Doğurganlık çağındaki kadınlara radyolojik tetkik öncesi gebe olup olmadığı sorulmalıdır. Gebenin maruz kaldığı radyasyon dozu ile fetusun aldığı radyasyon dozu farklıdır. Grafinin hangi pozisyonda alındığı, floroskopi kullanımı, X ışınına maruz kalan deri yüzeyinin büyüklüğü, hastanın kalınlığı, ışın kalitesi, ışınlama süresi, X ışını çıkımı ile deri yüzeyi arasındaki mesafe doz hesaplamalarında önem taşır. Bilgisayarlı tomografi incelemelerinde de kesit sayısı ve kalınlığı absorbe edilen dozu etkiler. Radyasyonun fetus üzerindeki etkileri gestasyonel yaşa ve absorbe edilen muhtemel doza bağlıdır. Radyasyona bağlı olumsuz etkiler doğumsal anomaliler, gelişme geriliği, embryonik ölüm, mental retardasyon ve diğer nörodavranışsal etkilerdir. Fetus üzerinde olumsuz etkilerin görülmesi için eşik radyasyon değerleri belirlenmiştir. Çeşitli komisyon bildirileri, fetusun 50 mGy'den daha az radyasyona maruz kalmasının anomalileri arttırmadığı yönünde danışmanlık verilmesini önermektedir. Gebeye baş, boyun, göğüs kafesi, ekstremite incelemesi yapılmış ise embryonun zarar görmesi çok nadiren beklenir. Ancak anne adayının risk algısı ile hekimin tahmin ettiği gerçek riskler örtüşmeyebilir. Hastalara fetusun taşıdığı risk ile ilgili danışmanlık verirken, kanıtlanmış rakamlardan oluşan hesaplanmış fetal doz tabloları üzerinde açıklamak hem anneyi hem de hekimi rahatlatacak bir yöntemdir. Bu nedenle, keskin sınırları çizilmemiş olmakla beraber, bu derleme ile klinik pratikte karşımıza sık çıkabilecek sorunları karşılayabilmek amaçlandı.
ABSTRACT
Pregnant woman can be exposed to ionizing radiation either unintentionally or because the radiologic procedure is indicated during pregnancy. The probability of biological damage to the fetus brings anxiety to the expectant mother and medicolegal responsibility to the doctor. Women in reproductive age should be questioned for possible pregnancy before any radiological imaging procedure. The radiation dose that the fetus receives is different from the dose pregnant woman is exposed. The position at which the image is obtained, fluoroscopic examination, area exposed to X-ray, the thickness of the patient, quality of the beam, irradiation time, the distance between the skin surface and the origin of the beam are important when calculating the dose. The number and the thickness of the sections taken also affect the absorbed dose in computerized tomography. Radiation effects on the fetus depend on both gestational age and probable absorbed dose. The negative effects due to radiation are congenital anomalies, growth retardation, embryonic death, mental retardation and other neurobehavioral effects. There are threshold radiation levels for the negative effects to be seen on the fetus. Different commission statements advice that women should be counselled that exposure to radiation less than 50 mGy is not related with an increase in anomalies. The embryo is rarely expected to be negatively affected if the pregnant woman undergoes examination of head, neck , chest or extremities. However the perception of the risks by the expectant mother and the real risks estimated by doctor may not overlap. To explain the fetal risks with proven numbers on tables of calculated fetal doses would be more satisfying for both the mother and the doctor. Although the borders are not clearly defined yet, this review aims to deal with problems that we can encounter frequently in clinical practice.