2771 Viewed896 Downloaded
Evaluation of the Cesarean Section Cases: A 5-Year Experience
Sezaryen Olgularının Değerlendirilmesi: 5 Yıllık Deneyim
İlker ARIKANa, Aykut BARUTa, Şener GEZERa, Mustafa BAŞARANa, Müge HARMAa, Mehmet HARMAa, Ülkü BAYARa
aKadın Hastalıkları ve Doğum AD, Zonguldak Karaelmas Üniversitesi Tıp Fakültesi, Zonguldak
Turkiye Klinikleri J Gynecol Obst. 2010;20(3):155-60
Article Language: TR
Copyright Ⓒ 2024 by Türkiye Klinikleri. This is an open access article under the CC BY-NC-ND license (
http://creativecommons.org/licenses/by-nc-nd/4.0/)
ÖZET
Amaç: Çalışmada kliniğimizde sezaryen ameliyatı yapılan olguların değerlendirilmesi amaçlandı. Gereç ve Yöntemler: Ocak 2004 ile Aralık 2008 tarihleri arasında sezaryen ameliyatı yapılan 1632 olgunun demografik bilgileri ve dosya kayıtları retrospektif olarak incelendi. Yıllara göre doğum sayıları, normal doğum sıklığı ile sezaryen ameliyatı sıklığı ve endikasyonları belirlendi. Bulgular: Beş yıllık dönemde gerçekleşen 2383 doğumdan 1632 (%68.5)'sinin abdominal, 751 (%31.5)'inin vajinal yoldan olduğu saptandı. Daha önce sezaryen geçirmiş olmanın endikasyonlar içinde ilk sırada yer aldığı ve 2004 yılında %61.2 olan sezaryen oranının artış göstererek 2008'de %72.8'e ulaştığı belirlendi. Maternal mortalite oranını 100 binde 12.2 olarak belirledik (toplam 2 olgu: mide lenfoması olgusu ve koroner arter trombozu olgusu). Sonuç: Hem gelişmiş ve hem de gelişmekte olan ülkelerde sezaryen ile doğum oranlarında ilerleyici bir artış söz konusudur. Dünyada, bir yanda gerektiği halde sezaryen doğum yapamadığı için maternal mortaliteyle yüz yüze gelen büyük bir kadın nüfusu varken diğer yandan bu cerrahi işlemin, hiçbir endikasyonu olmaksızın çok sayıda kadına uygulanıyor olması temel bir sağlık sorunu olarak karşımızda durmaktadır. Primer sezaryen doğum oranında hızlı artış, tekrarlayan sezaryen oranlarında artışı da beraberinde getirmektedir. Gereksiz sezaryen ameliyat oranının azaltılması için gebe kadınların vaginal doğum yapmaya cesaret etmeleri sağlanmalı ve bunun için sağlık personelinin eğitimi güncellenmelidir.
ABSTRACT
Objective: The aim of the study was to evaluate the cesarean section cases in our institute. Material and Methods: Demographic data and file records of 1632 cesarean section cases were evaluated retrospectively between January 2004 and December 2008. Normal spontaneous vaginal and cesarean delivery rates and indications for cesarean deliveries were evaluated for each year. Results: There were a total of 2383 deliveries during 5 years period. 1632 (68.5%) of these deliveries had a cesarean section, and 751 (31.5%) had normal vaginal births. Previous cesarean section as a first indication and a progressive increase has been detected which the upsurge was 61.2% in 2004 to 72.8% in 2008. Maternal mortality rate was detected as 12.2 in one hundred thousand (total 2 cases: one with gastric lymphoma and the other with coronary artery thrombosis). Conclusion: The cesarean delivery rates increase in both developed and developing countries. Besides there is a huge population in the world who are facing maternal mortaility due to delivering normal vaginal birth even though cesarean section is indicated for them; a lot of women having this surgery without any indication is a big health problem. The quick rising in the rate of primary cesarean delivery in which carry a concurrent trend, an increase in the rate of repeated cesarean section. For reducing the rate of unnecessary cesarean sections must be encourage the pregnant women to attempt vaginal birth and up-to-date education of the health care providers should be considered.