3044 Viewed2855 Downloaded
The Prenatal Approach To Single Umbilical Artery Case
Tek Umbilikal Arter Bulgusunda Prenatal Yaklaşım
Atıl YÜKSEL*, Ertuğ KOVANCI**, Seher BAŞARAN***, Hayri ERMİŞ**, Güray KILIÇ****
*İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum AD, Perinataloji BD, ** İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum AD*** İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Enstitüsü, Genetik BD***, SB. Haydarpaşa Numune Hastanesi Patoloji Laboratuvarı, İSTANBUL
Turkiye Klinikleri J Gynecol Obst. 1996;6(1):27-31
Article Language: TR
Copyright Ⓒ 2024 by Türkiye Klinikleri. This is an open access article under the CC BY-NC-ND license (
http://creativecommons.org/licenses/by-nc-nd/4.0/)
ÖZET
Amaç: Tek Umbilikal Arter (TUA), en sık rastlanan konjenital malformasyonlardan biridir. Tüm doğumlardaki sıklığı 50.2-1.1 arasındadır. Prenatal dönemde rastlandığında, özellikle konjenital malformasyonlar ve intrauterin gelişme geriliği (İUGG) açısından fetusun değerlendirilmesi gerekmektedir. Kliniğimiz prenatal tanı ünitesinde TUA tanısı konan fetusları, birlikte saptadığımız diğer konjenital malformasyonlar, sitogenetik analiz sonuçları ile İUGG varlığı açısından değerlendirmek amacıyla bu çalışmayı yaptık. Materyel ve Metod: İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum AD Prenatal Tanı Ünitesi'ne başvuran 5286 hastadan, TUA tanısı konan, 13 olgunun, tanıda gebelik haftaları, ultrason bulguları, sitogenetik inceleme sonuçları ve akibetleri retrospektif olarak incelendi. Bulgular: TUA, 13 olgudan 4'ünde izole, 9'unda ise başka anomalilerle birlikte idi. Yedi fetusta (%53.8) polihidramniyos, iki fetusta (%15.4) İUGG saptandı. Ek anomali ile birlikte olan dokuz olgunun birinde (%11.1) sitogenetik incelemede patolojik sonuç elde edildi (47, ÖD, +13). Takipsiz olan iki olgu dışında tüm prenatal tanılar, postnatal dönemde doğrulandı. Takibi yapılabilen üç izole TUA olgusunda perinatal komplikasyon gelişmedi. Tartışma ve Sonuç: TUA'nın prenatal tanısının 24. haftadan önce konmasının önemi vurgulandı. Amniyos sıvısı miktar değişikliklerinin, TUA ile birlikte olan diğer anomalilere bağlı olarak gelişebileceği belirtildi. TUA izole olarak tespit edildiyse gebeliğin İUGG açısından takibi, başka konjenital anomalilerle birlikteyse sitogenetik analiz amacıyla invazif girişim yapılmasının uygun olacağı vurgulandı.
ABSTRACT
Intraduction: Single umbilical artery (SUA) is one of the most frequent congenital malformations. Its incidence ranges from 0.2% to 1.1%. When it is diagnosed prenatally, the fetus should be evaluated for other congenital malformations and intrauterine growth retardation (IUGR). We aimed to determine associated malformations, IUGR and the results of cytogenetic analyses in fetuses with SUA that were diagnosed in our Prenatal Diagnosis Unit. Material and Methods: SUA was diagnosed prenatally in 13 of 5286 patients who admitted to Prenatal Diagnosis Unit of İstanbul University Faculty of Medicine. These patients were discussed about gestational weeks at diagnosis, ultrasound findings, cytogenetic results and perinatal outcome. Results: SUA was isolated in four of thirteen cases and associated with other congenital anomalies in nine. Cytogenetic analysis was performed in nine cases with associated malformations and in one of them the result was found abnormal (47,XD,+13). In all cases except two that could not be followed, prenatal findings confirmed postnatally. In three followed patients with isolated SUA perinatal outcome was favorable. Discussion and Conclusion: The importance of prenatal diagnosis before 24 weeks was emphasized. It was pointed that the changes in amniotic fluid volume might be related to the type of associated congenital abnormalities. It is suggested that in isolated cases the fetus should be followed closely because of the risk of IUGR. If there is any associated congenital malformation, cytogenetic evaluation is recommended.